Adet dönemi esnasında yumurtalıklardan salgılanan östrojen ile progesteron hormonu rahmin iç bölgesini kaplayan endometrium denilen tabakada değişikliklere neden olmaktadır. Her ay, adetin başlamasından yaklaşık olarak 12-14 gün sonra yumurtalıklardan herhangi birisinden yumurta serbest kalır. Bu olaya yumurtlama ismi verilir. Yumurta, tüp denilen kadın kanalından herhangi birisinin içine girerek sperm ile dölleneceği yere gitmeye çalışır. Eğer yumurta döllenmez ise gebelik oluşmaz ve hormon düzeyleri azalmaya başlar. Bu azalma devam edince rahim içinde gelişen doku dökülecektir. Bu durum, aylık âdet kanaması dönemini ifade eder. Öncelikle tanımının yapılması gerekecek olursa: Adet, menstrüasyon veya regl olarak bilinen, kadınlarda ve bazen de diğer yüksek dişi primatlarda oluşan, rahim iç yüzeyindeki damar ve dokuların kan ile vücuttan atılması şeklindeki fizyolojik olaya âdet kanaması denilmektedir. Doğurganlığı olan kadınlarda üreme ve döllenme maksadıyla meydana gelen değişiklikler için kullanılan bilimsel bir tanımdır. Menstrüasyon halk arasında aybaşı olarak da bilinmektedir. Fiil olarak çoğunlukla adet görmek ya da regl olmak şeklinde ifade edilmektedir.

Kadınların ergenliğe ulaşmasından menopoza girme dönemlerine kadar yaklaşık olarak, her 28 günde bir tekrarlanan bu zaman süreci, sadece gebelik olduğunda durmaktadır. Kadınların birçoğu düzenli olarak 28 günde bir adet olmaz. 21 ile 35 günde bir adet olmak normal kabul edilmektedir. Det kanamaları azalarak 3-7 gün arası devam edebilmektedir. Bu süre içinde yaklaşık olarak, 35-40 ml kadar kan kaybedilmektedir. Bu miktar çoğu bayanda 50 ml'nin altında görülmektedir. Adet görme sadece insanlarda meydana gelmektedir. Diğer plasentaya sahip olan memeliler ise östrusolarak olarak isimlendirilen durumu yaşarlar. Östrus esnasında atılan dokular genel olarak vücut tarafından kabul edilmemektedir.

Rahimin iç kısmında, her ay, döllenmiş olan yumurtanın gelip yerleşmesini ve buradan beslenmesini sağlayacak damarlı bir dokunun belirmesini sağlar. Eğer döllenme olmazsa, bu doku görevini tamamlayıp yerini alttan gelen başka bir dokuya bırakarak dökülebilir. Her ay bu işlem aynı şekilde devam eder. Bu sürece menstürel sikrüs ya da adet dönemi denilmektedir. Fonksiyonunu kaybederek, yerini yeni oluşan yeni dokuya bırakarak dışarıya atılan bu dokuya ise âdet kanaması veya da menstrüasyon kanaması denir.

Det kanaması süresince ağrı çekilmesine dismenore, yani sancılı adet olma denilmektedir. Dismenore, kadınların yarısından çoğunda az ya da çok görülmektedir. Aslında bu durum, kanamayı kontrol altında tutmak için ortaya çıkan rahim kasılmasının ağrı şeklinde hissedilmesidir. Adet sancısı, karnın alt kısmı ile kasıklarda hissedilmektedir. Şiddetli bel ve baş ağrısı durumu, sancıyla birlikte sık görülen rahatsızlıklardandır. Adet sancısı olan bayanlarda mide bulantısı, kabızlık veya ishal, halsizlik gibi rahatsızlıklarda görülmektedir.

Adet olmadan önceki birkaç günde kişinin iştahı artar veya bazen azalır. Özellikle bayanın canı tatlı yiyecekler ister. Yine birkaç gün öncesinde, özellikle yüzde belirgin akneler oluşur. Adet sancısı genellikle adet başlamadan önceki bir gün içinde başlamaktadır. Ağrı, kısa süreli olarak şiddetini bazen artırır, adetin ilk günü ağrı daha şiddetlidir ve bu ağrı, adet döneminin sonuna doğru giderek seyrelmektedir. Âdet kanaması en az 2 gün en fazla 7 gün sürmektedir. Bunun dışındakiler hastalık belirtisidir. Kadın doğum uzmanına gidilmesi tavsiye edilmektedir.

1 Yorum Yapılmış "10 Günden Fazla Süren Adet Kanaması"